13 Ocak 2016 Çarşamba

DOMUZ GRİBİ

Domuz gribi H1N1 tipi virüsün yol açtığı viral bir hastalıktır. Bu hastalığa ilk defa Meksika ve ABD' de rastlanmıştır.Daha sonra bu ülkelerden birçok ülkeye yayılmıştır.Peki neden domuz gribi deniyor? Bu virüs domuzlar arasında görülen domuz virüsüne çok benzemekte o nedenle domuz gribi denmektedir.Ülkemizde de kış aylarında  zaman zaman ataklar halinde görülebilmektedir.



BULAŞICIMI?

Çok bulaşıcı ve insandan insana geçmektedir.İnsandan insana öksürük hapşırma yoluyla bulaşmaktadır. Eğer grib virüsü  bulaşan bir yere elimizle dokunur ,elimizi ağzımıza burnumuza dokundurursak virüs bu şekilde de bize bulaşabilir.

BELİRTİLER NELERDİR?

  • Ateş
  • Öksürük
  • Yaygın vücut ağrısı
  • Boğaz ağrısı
  • Baş ağrısı
  • Üşüme titreme
  • Nadiren kusma ishal

Hastalığa yakalananlar kaç gün bulaştırıcıdırlar?

Kişiler belirtilerin başlamasından itibaren 7 gün etrafa hastalığı bulaştırırlar. Öksürük ve hapşurma yoluyla tükrük zerrecikleri ile virüs masa,sandalya,bilgisayar,cep telefonu gibi yüzeylere yapışır.Bu yüzeylere başka bir kişi dokunduğunda mikrobu kapar.Bu yüzeylerde virüs yaklaşık 2 ila 8 saat kadar canlı kalabilmektedir.

HASTALIĞIN SEYRİ:

Hastalığın gidişatı mevsimsel gripten çok farklı değildir. Daha ağır seyretmemektedir. Farkı çok hızlı yayılma özelliğine sahip olmasıdır. H1N1 virüsünün öldürme hızı binde 3-5 arasındadır.

EN ÇOK KİMLER ETKİLENİYOR:

Bugüne kadar seyri incelendiğinde en çok 6 ay-24 ay arası çocuklar ve gençler en çok etkilenen gruplar olarak karşımıza çıkmaktadır.

ACİL MÜDAHALE İHTİYAÇ DUYULAN BELİRTİLER:

  • Nefes darlığı nefes almada zorlanma
  • Bilinç bulanıklığı
  • Sık ve uzun süren kusma atakları

TANI:

PCR adı verilen laboratuvar yöntemi ile kesin tanı konur.

Domuz gribinde en önemli nokta gribe yakalanmamak ve korunmaktır.




KORUNMA YÖNTEMLERİ:

  • Hasta kişiler ile yakın temastan kaçınılmalı
  • Grip benzeri hastalık geçirilirse mümkünse evde istirahat edilmeli
  • Hastayken diğer sağlıklı insanlarla temas en aza indirgenmeli
  • Hapşurma ve öksürme esnasında ağız kağıt mendil veya peçete ile kapatılmalı işlem bittiğinde mendil mutlaka çöp kutusuna atılmalı
  • Sabun ve su ile eller köpürtülerek sık sık yıkanmalı
  • Bulaşma olu olan ağız,burun ve gözün kirli ellerle teması mutlaka önlenmeli
  • Masa,sandalye,kapı kolu, bilgisayar,cep telefonu gibi yüzeyler sık sık temizlenmeli

DOMUZ GRİBİ VE AŞILANMA:

H1N1 virüsü için geliştirilen aşılar şu an İsveç, ABD ve Macaristan gibi ülkelerde kullanılmaktadır.Şu an Türkiye' de mevcut olan aşı 1 yıl öncesinin İnfluenza virüsüne karşı geliştirilmiş olan mevsimsel grip aşısıdır.Domuz gribi aşısının  ABD ve Avrupa' da üretilen olmak üzere 2 tipi mevcuttur.Avrupa' da kullanılan aşılarda adjuvan denilen aşının bağışıklık yapma gücünü artıran maddeler mevcut.Türkiye' ye önümüzdeki yıllarda gelecek olan aşılar muhtemelen bu Avrupa' da üretilen aşılar olacak.Aşı adjuvan ile birlikte yapıldığında bağışıklık düzeyi önemli ölçüde artıyor. Koruyuculuk %70' lerden % 90' lara çıkıyor.


AŞI YAPTIRALIM MI?

Evet. Aşının nadirde olsa yan etkileri mevcut. Ancak aşının getireceği fayda meydana gelebilecek yan etkilerden çok daha fazladır. Bu nedenle bu aşıyı yaptırmakta fayda var diye düşünüyorum.


8 Ocak 2016 Cuma

TİROİD SİNTİGRAFİSİ

Türkiye tiroid hastalığının sık görüldüğü bir ülkedir. Dünya Sağlık Örgütü çalışmasına göre göre ülkemizde guatr görünme oranı %30 olarak belirlenmiştir.Tiroid hastalığının bu nedenli yüksek olduğu ülkemizde tetkikler bu açıdan önem kazanmıştır. Tiroid Sintigrafisi bu anlamda en sık kullanılan Nükleer Tıp tetkikidir.Tiroid Sintigrafisi ile tiroid dokusunun fonksiyonel yapısı, hiperaktif (sıcak ) ve hipoaktif nodüllerin saptanması sağlanır.Özellikle tek soliter  ve multipl (birden gazla) hipoaktif nodül saptandığında hastanın olasığı tiroid kanseri potansiyeli açısından İnce İğne Biopsisine yönlendirilmesi sağlanır. Bu sonuca göre hastanı gereksiz operasyon olması engellenir ya da gerçekten tiroid kanseri ortaya çıkarsa gerekli olan cerrahi ve tıbbi tedavilerin yapılması sağlanır.



Tiroid Sintigrafisinde Kullanılan Radyofarmasötikler:

Tiroid sintigrafisinde kullanılan Radyoaktif İyot tiroid oraganı tarafından doğada bulunan iyot hormonu gibi kullanılır (yakalar,konsantre eder ve organifikiye eder). Radyoaktif İyot hastaya verildikten sonra gama kamera tarafından dedekte edilir ve tiroid sintigrafisi görüntüleri oluşturulur. Organa ait detaylı bilgiler elde edilir. Tiroid sintigrafisinde kullanılan diğer radyofarmasötik ise Teknesyumdur. Tc-99m Perteknetat  İyotun kısmen kimyasal analoğudur. Tc-99 m Perteknetat tiroid organı tarafından yakalanır ancak İyot gibi organifikiye olmaz.Tc-99 m radyasyon düzeyi radyoaktif İyot a göre düşük,elde edilmesi kolay,yarı ömrü kısa olması nedeyle pratikte en çok kullanılan ajandır.

Klinikte Kullanım Alanları:

  • Tiroid bezinin lokalizasyonu ve aktivite dağılımının incelenmesi
  • Ektopik tiroid dokusunun saptanması
  • Boyubn ve üst mediastendeki kitlelerin ayırt edilmesi
  • Akut tiroiditlerin tanısının konması
  • Tiroid nodüllerinin fonksiyonlarının belirlenmesi(soğuk sıcak nodül ayrımı)
  • Radyoaktif İyot tedavisi öncesi uptake araştırılması
  • Tiroid cerrahisi sonrası kalıntı doku araştırılması


Tiroid Sintigrafisi Çekimi Öncesi Hazırlık:

Hastanın aç olmasına gerek yoktur. Çekim radyoaktif İyot ile yapılacaksa 4 saatlik açlık gerekir. İyotlu tuz, iyotlu kontrast maddeler,öksürük şurubu gibi ilaçlar tiroidde blokaj yaparlar. Antitiroid ilaç kullanımı tiroidin uptake ini azaltır. Ancak kullanımı zorunluysa ilaç kesimi yapılmadan sintigrafi çekimi yapılır.

Tiroid Sintigrafi Çekimi:

Pratikte en sık Teknesyum 99m Perteknetat ile yapılır. Hastaya damar yolu ile 5mCi Teknesyum 99m verildikten 15 dakika sonrasında hasta sırüstü yatar ve boynuna pinhole kolimatör denen cihaz ile yaklaşaık 5 dk lık bir görüntüleme yapılır. I-131 ile yapılan çekimde ise hastaya 50 mikroCi , I-123 için 200 mikroCi Radyoaktif İyot oral İçirildikten 24 saat sonra aynı şekilde çekim yapılır.