Kan Basıncı Sınıflandırması
RİSK FAKTÖRLERİ
- Yaş :Yüksek tansiyon görülme oranı yaşla birlikte artar. Yaşla birlikte damarlarda elastikiyetin azalması etkili olmaktadır.
- Cinsiyet:50 yaş altında erkeklerde, 55 yaşından sonra kadınlarda görülme sıklığı daha fazladır.
- Genetik Faktörler:Yüksek tansiyonlu kişilerin ailelerinde % 50-60 oranında tansiyon yüksekliği saptanmıştır.
- Diabet Hastalığı: Diabetlilerde de yüksek tansiyona sık rastlanır.
- Obezite: Obezlerde %40-50 oranında yüksek tansiyona rastlanır.
- Çok tuz tüketimi:Tuz kullanımının fazlalığı yüksek tansiyona zemin hazırlar.
- Stres: Stres altında geçirilen bir yaşam yüksek tansiyona yakalanmayı kolaylaştırır.
- Alkol Tüketimi: Çok alkol tüketimi yüksek tansiyona zemin hazırlıyan bir başka etkendir.
- Fiziksel Aktivite:Günümüzde modern toplumlarda masa başında ve bilgisayar başında geçen harketsiz saatler ve fiziksel aktivitedeki yetersizlikler yüksek tansiyon için önemli risk faktörlerin başında gelir.
HİPERTANSİYONUN ÖNEMİ
Hipertansiyon zaman içinde kontrol altına alınmazsa kalbin iş yükünü artırır ve damarlara zarar vermeye başlar. Zaman içerisinde özellikle kalp, böbrek, göz , beyin damarlarına zarar verip kalp krizi, kalp yetmezliği, felç, böbrek yetmezliği gibi insan hayatını ciddi biçimde etkileyen hastalıklara neden olur.
HİPERTANSİYON NEDENLERİ
Hastalarda %90-95 oranında hipertansiyona neden olabilecek bir neden bulunamaz ve buna primer hipertansiyon denir. Hastaların % 5-10' unda hipertansiyona neden olabilecek bir neden saptanır ve buna sekonder hipertansiyon denir.
En sık rastalanan sekonder hipertansiyon nedenleri arasında aşırı tuz tüketimi, böbrek hastalıkları, böbrek üstü bezi hastalıkları, böbrek damarlarında daralma, tiroid bezi hastalıkları sayılabilir. Bu problerin çoğu altta yatan etiyoloji göre yapılan ilaç tedavisi ve girişimlerle çözüme kavuşturulabilinir.
BELİRTİLER NELERDİR?
Hipertansiyon hiçbir belirti vermeden tesadüfen ölçülen kan basıncının yüksek çıkması ile saptanabilir. Bunun yanında başağrısı,baş dönmesi, kulak çınlaması, çarpıntı,terleme,burun kanaması, sık idrara çıkma gibi belirtiler verebilir.
TEDAVİ
Tedavide amaç 140/90 mm Hg tansiyon değerlerinin altına düşürmektir. Bu sebeplerle kullanılan pekçok ilaç mevcuttur. Bunlar farklı mekanizmalarla etki ederler. Hekim hastadaki yüksek tansiyonun nedeni, hastanın yaşı,cinsiyeti,yandaş hastalıkları, kullandığı başka ilaçları gözönünde bulundurarak hastaya en uygun antihipertansif ilacı reçeteler. İlaç tedavisinin yanında obez hastalarda kilo verilmesinin teşvik edilmesi, günlük 30-45 dakika fiziksel egzersiz, günlük tuz tüketiminin 1 çay kaşığı düzeyine indirilmesi veya yapabiliyorsa tuzsuz yaşam, sigara ve alkolün bırakılması hastalara tavsiye edilmelidir.
Kan Basıncını Azaltmanın Faydaları
Ortalama Yüzde Azalma
Felç Geçirme % 35-40
Kalp Krizi % 20-25
Kalp Yetmezliği % 50
KAN BASINCI NASIL ÖLÇÜLÜR?
Kişi en az 10 dk ortamda dinlenmiş olarak bulunmalıdır. Son yarım saat içinde kahve,çay,sigara içmemiş olmalıdır. Mümkünse koldan ölçen tansiyon aletleri ve hatta en ideali manşonlu olanları kullanılmalıdır. Kan basıncı her iki koldan ölçmek gerekir. Her iki koldan yaklaşık 2-3 dakika arayla ölçüm yapılmalı hangi kolda yüksek değer çıkıyorsa bundan sonra o koldan tansiyon ölçümüne devam edilmelidir. Kol alttan destelenip kalp hizasında olmalıdır. Ölçüm yapılırken hasta konuşmamalıdır.
HİPERTANSİYON İLE İLGİLİ ÖNERİLER
- Hipertansiyonu mevcut kişiler kontrollerini düzenli yapmalı ve ilaçlarını düzenli kullanmalı
- Şikayeti olmasa da hipertansiyonu bulunan kişi bu yüksek değerleri önemsemeli ve gerekli önlemleri almalı
- Hastalar ilaçların uzun süre kullanımın kendisine zarar vereceğini düşünerek ilaçlarını kesmemeli
- İdeal ağırlıklar korunmalı
- Tuz günde 1 çay kaşığını geçmeyecek şekilde sınırlandırılmalı
- Düzenli fiziksel aktiviteler yaplmalı
- Sigara içilmemeli
- Stresten mümkün olduğunca uzak durulmalı